BABAM'a.. Oradan da bana...

Maksat umura değer biçmek ise, tahammül zorlanması gereken en son şeydir. Zorlar isen mirat olacaktır nakisalarına, noksanlıklarına...

Sarhos


----- Şarhoş iken yazmışım.. Masa üstünde buldum..  -----


Geri döndüğünde orada olmayan bir yere vamayı hayal ettinmi hiç? Yada diledin mi?

Hiç mi bir şey yapamadık bu dünyada? hiç mi? Hiç mi?….

Hiç bir şey yapayamaz iken neden varız o zaman?.. Deme ki bir şey için varız? da.. Farkında değiliz….


Bakalım sabaha ne kalıcak…

---- Çok acayip bir sabah oldu o sabah... Çok acayip... Vapurlar falan.. ----

Saygılar...

Hasan Ali ÜNAL

ISLAK

Islak.. Deli gibi... Deliler gibi.. "Deniz kızlarımı dersin kuşlar mı dersin?" Deli gibi... "Heyyy Ne duruyorsun be.. At kendini denize."

Tam da (Tam da değilmiş.. şu an farkına varıyorum)

Az da değilmiş... Çok da değilmiş..

Mevcudiyetimden daha güzel isen gel.. Bir ben var onda ben den öze BİZ'den ziyade...


- Haa haa -


Üstümden geçen insanların sayısı merdivene den iken bende bir basamak bile kat dilmiş yol yok.. Basamak ki basılıp geçilesi.. 


Geçmiş Hikayelerimi anlatmak "Cepten yemek" gibi geldiğinden -Hissedilen değil-den (Dedim de kim bilir nerede kaldım.. İnsanlar varmış.. Cüzdanlar unutulmuş.. taksiler... Amaaannn... İnsan her daim böyle) 


Belkie sorun nerde kaldığımızı hatırlayamamızdadır. --- Lan Yine gitti kafa.. Şarap istedi gönül.. Bira buldu.--- 


-Ah gülüm ben senden öncede sevdim..-- "E.G."


--Baktım da yazamıyorum.. Yazagmıyor isem içeyim... içecek isem çıkayım.. az biraz ben i çıkayım...--


*Music is your only firend*

Haydar Haydar...

Nesimi'ye sormuşlar ki:
- Yarin ile hoş musun?
- Hoş olayım olmayayım... O yar benim kime ne?...

..... Haydar, haydaaaarr.....

Neyse...

Günümüze gecemize dönelim... Demek bile trajik kalır zamanın şu anı için..

-Şimdi beni at bu oyundan... Zaten kendim olamıyorum....--- (Bkz. Luxus)


Geçmiş çok acayip bir düş....

Düşünerek eskitemediğin tek şey geçmiş... Geçmiş olan hiç bir şeyi düşünecek kadar vaktin yoksa yoksun... Geçmişindir seni var edecek olan.. Ama geçmişinden kaçmadan... (Ne acayip yere gelmişiz... Ne ara? ne için?...  Neyse... )

yaz bree yaz... Yaz dedi isem yalnız sana değil... yaz geldi.... yaz....

Hıdırellez bugün....

Çok sigara...


Gitmek gibi bir şey yazmak…

Yazamadığın zaman gidemiyor, gidemediğin zaman yazıyorsun.. 

Fütursuzca yazmanın hazının benden alan paradokslar içerisinde bir tramvayda buldum bir anda kendimi. 

Bazen insanın sessiz kalması, sizsizi, hissiz kalması gerekir ya… Ama insan duymaz baen düşünür. 

Güneşsiz gibi.. 

Ama sabır var ki öyle bir şey… başka bir şey… bambaşka bir şey… (Az sigaraya dönüyor…) 

Yazmak güzel…  Yazmak güzel… Kaybetmeyelim bunu… Yazmak güzel… 

Kim bilir kimsin? Kim bilir ne yaşadın da vaktini harsarsın böyle umarsızca…  

Güneşli pazartesiler dilerdim sabahı salı olmasa idi…

--- Bu kısmı antalmasam daha iyi.. "Hayatta yapacak bir şey bulamıyor isen isen azından el çırp" demişim gibi.. maziden… 

Daha fazla yamak istemiyorum şimdilik… Şimdilik...

Çığlıklar duyuyorum içimde umursamıyorum, ne olur daha fazla bağarmayın…
Sessizlik duyuyorum korkuyorum kendi sesimden.. Ne olur susmasam ya..